Kıvılcım'dan Alev'e...

24 Nisan 2012 Salı

Havacılık Tarihimiz Yazı Dizisi (1)



Belki tarih dediğimizde çoğumuzun aklına, Osmanlı Devlet’i, Cumhuriyet’imizin kuruluşu vb. olaylar gelmektedir. Ancak bunların dışında, Türk Milleti olarak bizlerin en büyük değerleri arasında olan Vecihi Hürkuş’un, Nuri Demirağ’ın önderlik ettiği geçtiğimiz yüzyılda gayet büyük işler başarıldığı, bizim ise bu yüzyılda güzel işleri devam ettirebilecekken kısmen tökezlediğimiz bir alanımız daha vardı, o alan bizim Havacılık Tarihimiz’dir.

Türk havacılık tarihine bakıldığında geçmişinde gayet güzel başarılara ulaşmış durumdayız. Ancak şu an ki durumumuz birçok ülkenin gerisinde ve içler acısı. Hala dillerde dolaşan bir söz “Daha araba yapamıyoruz, ne uçağı?”…

Belki bunların hepsi tarihimizi bilmemekten, bilinenleri paylaşmamaktan, sorgulamamaktan kaynaklanıyor. Bizler bura
da bunu aşarak elimizin ulaştığınca tüm 
bilinmeyenleri ortaya çıkartmaya çalışacağız.
Havacılık tarihimize göz gezdirmek gerekirse;

-        İmam Cevheri; kendisi bilinen ilk Türk hava şehidimizdir. M.S 1002 yılında halka gelecekteki insanlar için yararlı olacak bir şey keşfettiğini söyler ve koluna ipler aracılığıyla tutturduğu satıhlarla beraber evinin penceresinden atladı. Ancak satıhların kendisini taşımaması sonucu hayatını kaybetti. Belki bu girişiminde başarısız oldu ancak milletimizin şu anda yaptığı gibi hiçbir şey yapmadan oturmaktansa, çözüm üretmeden sadece eleştirmektense bir fikir belirterek sevdası uğrunda ölümü göze alarak uçmayı denedi.

-        Hezarfen Ahmet Çelebi; 4. Murat zamanında uçma sevdasını gerçekleştirmiş ve “Hezarfen” lakabı ile anılmaya başlanmıştır. Bizim şu anda yapmamız gerekeni Hezarfen Ahmet Çelebi yapmıştır ve İmam Cevheri’nin başarısız denemesine rağmen araştırmalara, çalışmalara devam etmiş ve başarılı da olmuştur. İlk uçan adam Çelebi, İmam Cevheri’ nin başarısız denemesinden sonra kuşları ve akımları daha da yakından izlemiş ve elde ettiklerini Cevheri’nin çalışmaları ile birleştirmiştir.

Okmeydanı’nda yaptığı denemelerden sonra kendisini Galata Kulesi’nden bırakarak İstanbul Boğazı’nı aşmış ve Üsküdar’ a inmiştir.

Ancak 4. Murat’ın ödül olarak verdiği altınlar sonrasında, Cezayir’ e sürgün etmiştir. Hezarfen Ahmet Çelebi belki havacılık konusunda politik nedenlerden dolayı önü kesilen ilk Türk’ tür. Çünkü tarihimize baktığımızda özellikle Nuri Demirağ’ın projelerinin çoğunda politik engeller mevcuttur.


-        Lagari Hasan Çelebi; Hezarfen Ahmet Çelebi ile aynı dönem yaşamış olan Hasan Çelebi, yine Hezarfen Ahmet Çelebi gibi 4. Murat zamanında ilk uçuşunu gerçekleştirmiştir. Sarayburnu’nda yapılan bir şenlik esnasında kendi icadı olan 50 okka barut macunuyla dolu olan 7 kollu bir fişeğe binere havalanmıştır.

Füzedeki barutların bitmesiyle önceden hazırladığı kanatlar ile yumuşak bir iniş yaptı ve 4. Murat tarafından ödüllendirildi. Hezarfen Ahmet Çelebi’nin aksine yaptığı gösteri sonrasında ödülünün yanında herhangi bir ceza da almamıştır.

Saygılarımla,
Yavuzalp Özcan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder